Trabzon’un Şalpazarı ilçesinde yaşayan Oğuz Çepni Boyu Türkleri’nin çalışkan ve üretken insanları, yörenin bereketli topraklarında ilkbaharda büyük emeklerle ektikleri mahsullerin hasadını sonbahar aylarında topluyor.
Mısır, fasulye, kabak, patates, elma ,armut, fındık ve yöreye özgü “pezük” gibi ürünlerin yanı sıra, besledikleri hayvanlardan elde ettikleri tereyağı, peynir, çökelek ve kaymak gibi doğal süt ürünleriyle de sofralarını zenginleştiren Şalpazarılılar, bu lezzetleri İstanbul’daki yakınlarına ulaştırıyor.
Yöre halkının alın teriyle ürettiği ürünlerin arasına, bölgenin markası haline gelen Ağasar Balı da eklenince, ortaya adeta bir doğa sofrası çıkıyor.
Sonbaharın geldiği bugünlerde Şalpazarı’nın 30 mahallesinden her yıl olduğu gibi yine birer, hatta ikişer kamyon dolusu kışlık yiyecek İstanbul’a doğru yola çıkıyor. Mahalle sakinleri, imece usulüyle hazırladıkları ürünleri belirlenen yerlerde bir araya getirerek, hem hediye olarak hem de şehirde yaşayan aile bireylerine ulaştırmak üzere gönderiyor.
Bu yıl da geleneği yaşatan mahallelerden biri, Şalpazarı’nın son köyü olarak bilinen Sinlice Mahallesi oldu. Alaca Yaylası’na yürüme mesafesindeki bu güzel mahalleden, bir kamyon dolusu kışlık ürün, dualar ve iyi dilekler eşliğinde İstanbul’a doğru yola çıktı.
Şalpazarı’nın doğallığı, emeği ve kardeşlik ruhu, bu sayede her yıl binlerce kilometre uzakta bile sofralara bereket, gönüllere memleket kokusu taşıyor.
Geyikli Haber 




