Tabzonspor camiasında Dik duruşun sembolü olan Rahmetli Alaattin Hatayoğlu’nun kurmuş olduğu 1967 Trabzonsporlular derneğinin şimdiki başkanı Yusuf Ünal Genel gündemle alakalı açıklamalarda bulundu.

Trabzonspor sezon başından beri transfer sürecini ve kamp dönemini yanlış programladığını söyleyen Yusuf Ünal; Sponsor bulmak için türlü çaba sarf eden yönetim, ekonomik olarak sıkıntıda olan takıma rahat bir nefes aldırsa da, oyuncu envanterini değersizleştiren yanlış hamleleri yüzünden, maalesef doğru transfer yapamaz hale geldiğini söyledi.

Başkan Yusuf Ünal, Trabzonspor yönetimin transfer sürecinde yaptığı yanlışları da tek tek sıraladı.
Buna göre;
1- Kadrodaki bonservis değeri en yüksek Türk oyunculardan biri olan Dorukhan’ın sakatlık süreci umursamazlık ve yanlışlarla dolu. Bir kere bu kadar potansiyeli olan milli bir oyuncunun sakatlık sürecini en iyi fizyoterapistlerle takip etmen ve onu kampa hazır hale getirmen gerekirken, bu süreci oyuncunun kendi insiyatifine bırakmak yapılan en büyük yanlıştır. Devamında oyuncunun fiziksel eksiği yüzünden hoca tarafından kadroda düşünülmemesi yanlışları devam ettirdi. Her ne kadar oyuncu Trabzonspor’da devam etmeyi istemediğini yönetime söylese de yanlış yönetilen süreç oyuncunun sözleşmesinin fesih edilmesi ile sonuçlandı.
2- Yaşanan bu süreç maalesef Trabzonspor’un kurumsal kimliğine zarar verdiği gibi sorunlu oyuncuların eline de koz vermiş oldu. Siopis te benzer bir sebeple iyi bonservis getirmesi beklentisine rağmen takımdan düşük bir bedelle ile ayrıldı.
3- Trabzonspor’un oyunun belli bölgelerinde dramatik olarak bölgesel eksikleri varken iki yönlü merkez orta saha oyuncusu, pivot santrafor ve net 8 numara oyuncuları yerine başka bölgelere yığılma yapması kadro derinliğini sağlayamamasına sebep oldu. Aynı zamanda ilk 11 oyuncularını hazırlık kampına yetiştirememesi ve Ligin ilk maçı Antalyaspor maçında yeni transferlerin yalnızca ikisinin ilk 11 de oynamasının da sürecin doğru programlanmadığını gösteriyor.
4- Sezon öncesinde dillendirilen kadro maliyetini düşüreceğiz ve yüksek maaşlı futbolcuları göndereceğiz sözü Mark Bartra gibi piyasası olan kariyerli bir oyuncunun sözleşmesinin üzerine para vererek sonlanmasına sebep oldu. Halbuki Mark Bartra geçtiğimiz sezon beklediğimiz performansı veremesede bu sezon ondan beklentimiz büyük oyuncuyu iyi bir teklif gelmediği sürece satmayı düşünmüyoruz dense idi, oyuncuya bedava gitmesi için koz verilmezdi. Trabzonspor gibi halka arz olmuş bir şirketin kadroda dusunmediği oyuncularla ilgili pazarlama ve satış stratejisi geliştirememesi fecaat bir durum.
5- Parasını ödediğin ve sözleşmeli oyuncuların olan Djanini ve Koita gibi oyuncuları yeni bir sayfa açarak kampa davet etmeyerek, oyuncuların hazırlık sürecini takip etmemenin ve onları kendine kulüp bulması için kendi haline bırakarak kampa çağırmamanın bedelini de en ağır şekilde Trabzonspor ödüyor. Futbol İlginç hikayelerle dolu. Ve Trabzonspor’un sokağa atacak tek kuruşu yok. Bu oyuncularla konuşulup doğru bir motivasyonla kampa çağırılsaydı belki takımda oynar farklı hikayeler yazılabilirdi. En azından kondisyon olarak hazır bu oyunculara talip bile çıkabilir bedavaya kiralamak veya üstüne para verip sözleşmelerini feshetmek zorunda kalınmazdı.
6- Trabzonspor gibi büyük bir markanın rakiplerinin yıldız oyuncuları kadrosuna katarak güçlendirdiği bu sezonda transfer sezonunun başından beri bir oyuncu üzerinde yoğunlaşılması da Trabzonspor’un kurumsal kimliğine zarar verdi. Bu durum hem sözleşmesinde son yılı olan oyuncunun kulübünün pazarlıkta elini güçlendirdi hemde oyuncu için transfer edilse de edilmese de taraftar üzerinde büyük bir beklenti ve baskı oluşturdu.
Sonuçta Başkan Ertuğrul Doğan’ın geçmişte yapılan hatalardan ders çıkarması ile ilgili gerekli tecrübeye sahip olduğunu deklare etse de, Trabzonspor’un sokağa atacak tek kuruşu olmadığını hepimiz biliyoruz. Ligin üçüncü haftası geride kalmasına rağmen Trabzonspor’un acil ihtiyaci olan mevkilerinde devşirme oyuncuların oynamasının hiçbir sekilde izahı olamaz. Bu süreçte hala akşam pazarında oyuncu bakılmasının, hala fırsat transferi kovalanmasının ve görüşülen oyuncuların ikna edilmesinin sonucunda, inşallah tribün baskısı ile alelacele yapılmış Trabzonspor’a mali olarak zarar verecek transfer hatalarına dönüşmez dedi.

Trabzonspor tüzüğünün 7405 sayılı Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanununa uygun hale getirilmesi için, yapılacak olağanüstü genel kurul çağrısı ile ilgili açıklamalarda bulunan Yusuf Ünal,

Trabzonspor kulübünün Trabzonspor kongre üyelerine açıklanan genel kurul gündemindeki 2 maddeye dikkat çekti.

4 – TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ MADDELERİNİN BÜTÜN HALİNDE GENEL KURULA SUNULMASI VE BÜTÜN HALİNDE GÖRÜŞÜLMESİ,
5 – GÖRÜŞÜLEN TÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİNİN BÜTÜN HALİNDE OYLAMAYA SUNULMASI VE KARARA BAĞLANMASI,
Trabzonspor tüzük değişikliği için yapacağı olağanüstü genel kurul çağrısı metninin, Anayasa, yasalar ve tüzük hükümlerine uymayan bir metin olduğunu söyleyen Ünal, çağrının gündemi, tüzüğün değişecek maddalerinin eski-yeni yazılı şeklinin olmaması, maddelerin tek tek görüşülmek yerine bir bütün olarak görüşülüp onaya sunulması aklımıza en iyi niyetli yaklaşımla yöntem olarak tam bir “yangından mal kaçırma operasyonu.” gibi geliyor dedi. Taslağının olmadığı, içeriği belli olmayan, kongre üyeleri ile paylaşılmayan bir değişikliğin kulübün başına neler getireceğini daha önceden defalarca tecrübe etmiş camianın bunlara seyirci kalarak transfer gündemi ile uğraşması vahim bir durumdur. Bu durum, Türk futbolunda hiç bir şekli ile eşit ve adil olmayan bir yarışta var olan tüm hüküm ve ezberleri bozmuş parayı gücü ve statikoyu yerle bir etmiş Trabzonspor’u kuranların bu yolda canından olanların ruhunu incitiyor.
Diyerek sözlerini tamamladı.